“Yaşam tarzı değişikliğiyle kalbinizi korumak mümkün”

Kalp damar hastalıklarının önlenmesinde yaşam tarzı değişikliklerinin önemine değinen Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan, “Haftada en az iki kez balık tüketimi, düzenli egzersiz ve doğru yağ kullanımıyla kalp krizini büyük ölçüde engellemek mümkün. Sigarayı bırakmak, ideal kiloya ulaşmak, düzenli egzersiz yapmak ve trans yağlardan uzak durmak, kalp krizini büyük oranda önlemenin en temel adımları arasında yer alıyor” dedi.

Kalp sağlığının, modern yaşamın getirdiği hareketsizlik, dengesiz beslenme ve yoğun stres gibi faktörlerden en çok etkilenen alanlardan biri haline geldiğini söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan, “Özellikle sigara, yüksek kolesterol, obezite, şeker hastalığı ve yüksek tansiyon gibi kontrol edilebilir risk faktörleri var. Yaşam tarzı değişiklikleri, kalp damar hastalıklarını önlemede ve tedavide olmazsa olmazdır. Sigarayı bırakmak, ideal kiloya ulaşmak, düzenli egzersiz yapmak ve trans yağlardan uzak durmak, kalp krizini büyük oranda önlemenin en temel adımları arasında yer alıyor. Özellikle haftada en az iki kez balık tüketimiyle alınan Omega-3 yağ asitleri ile düzenli ve dengeli bir diyet programı, hem kalp sağlığını koruyor hem de genel sağlık kalitesini artırıyor. Kızartma yağının tekrar tekrar kullanılmaması gibi basit ama etkili önlemlerle kalp sağlığını korumak mümkün” dedi.

“Genetik dışında her şeyi değiştirebilmek mümkün”

Aile öyküsü dışında her şeyi değiştirerek kalp sağlığının korunabileceğini dile getiren Prof. Dr. Okuyan, “Kalp sağlığını korumak için aslında ilaç dışı yaşam tarzı değişiklikleri çok önemli. Biz, kalp krizi riskini ve kalp damar sistemi hastalığı riskini önlemek adına ilk yapılması gereken şeyin her zaman yaşam tarzı değişikliğinde yattığını savunan bir hekim grubuyuz. Kalp krizleri ve kalp damar hastalıkları için iyi bilinen risk faktörleri var. Bunların en başında sigara, yüksek kolesterol, obezite, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, aile öyküsü ve stres geliyor. Şimdi bunların içinde, aile öyküsü dışında olanların hepsini aslında değiştirebilmek mümkün. Aile öykünüzü, genetik altyapınızı değiştiremiyorsunuz. Yani kaç yaşında olduğunuzu ya da hangi anne babadan, nasıl bir genetik kodlamayla doğduğunuzu değiştiremezsiniz. Ama sigarayı bırakabilirsiniz. Çok stresliyseniz stresten uzak durmanın yollarını arayabilirsiniz. Kiloluysanız kilo verebilirsiniz. Hareketsiz bir yaşamınız varsa egzersize başlayabilirsiniz. Dolayısıyla şekerinizi, tansiyonunuzu kontrol altına alır; tuz tüketiminizi azaltırsınız” diye konuştu.

“Kalp damar hastalıklarından önemli ölçüde kurtulabilirsiniz”

İlaç dışı yaşam tarzı değişiklerinin kalp damar sistemi hastalıklarını önlemede olmazsa olmaz olduğunu söyleyen Prof. Dr. Okuyan, “Düşünün, normal kilonuzdan 20 kilo fazlanız var ve birtakım sağlık sorunlarınız başlamış durumda. Bu kiloyu verdiğinizde, düzenli bir diyete başladığınızda ve düzenli egzersiz yaptığınızda bu sağlık sorunlarının önemli ölçüde ortadan kalktığını göreceksiniz. Dolayısıyla ilaç dışı yaşam tarzı değişiklikleri, kalp damar sistemi hastalıklarını önlemede, korunmada ve hatta tedavide olmazsa olmazdır. Bunların en başında düzenli egzersiz, dengeli bir diyet, kilo kontrolü, tuzdan kaçınma, işlenmiş gıdalardan ve hazır gıdalardan uzak durma; trans yağ ve doymuş yağ içeriği yüksek olan fast food tarzı gıdalardan kaçınma, bol taze sebze-meyve ve lifli gıda tüketimi gelir. Aslında bunları yaşam tarzımızın bir parçası haline getirirsek, kalp damar sistemi hastalıkları kolay kolay bize uğramaz” ifadelerini kullandı.

“Kızartma yapacaksanız, yağı ikinci kez kullanmayın”

Haftada en az iki kez balık yenmesini tavsiye eden Prof. Dr. Okuyan, “Lifli yiyeceklerin, besinlerin çoğu faydalıdır. Avokado da bunlardan biridir; yağ dengesi çok iyi, lif dengesi çok iyidir. Baklagillerden tutun da her türlü taze, yeşil yapraklı sebzeye kadar hepsi kalp sağlığı için çok faydalıdır. Omega-3 de önemlidir. Omega-3 ile ilgili çelişkili sonuçlar var ama Omega-3’ün hiçbir zararı yoktur. Etkin dozda ve doğal yollarla alındığında oldukça faydalıdır. Bu nedenle biz de beslenme sırasında haftada en az iki kez balık tüketilmesini şiddetle öneriyoruz. Çünkü balık, içerdiği Omega-3, dengeli yağ dağılımları ve iyi bir protein kaynağı olması nedeniyle kalp için gerçekten güçlü bir besindir. Kızartmada kullanılan yağ elbette önemlidir. Mümkünse ızgara veya buğulama yöntemlerini tavsiye ediyoruz. Yağla ilgili en büyük sıkıntı ise şuradan kaynaklanıyor: Yağı alıp kızartmada kullandıktan sonra saklayıp ikinci kez farklı bir kızartmada kullanırsanız, o yağ tamamen trans yağa dönüşüyor ve çok oksitlenmiş, toksik bir hal alıyor. Bu nedenle kızartma yapacaksanız, sağlıklı bir yağ kullanın ve yalnızca bir kez kullanın. Çünkü o yağ yüksek ısılarda tekrar tekrar kullanıldığında trans yağa dönüşüyor ve bu da oldukça zararlıdır” diye konuştu. (DHA)

Related Posts

Uzman: ‘Astım kadınları daha çok etkiliyor’

stımın herkeste ve her yaşta görülebileceğine dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Didem Özkan, ”Erişkinlerde astım görülme sıklığı yüzde 6-12, çocuklarda yüzde 6-15 oranında değişir. Kız çocuklarında ve kadınlarda daha fazla görülmektedir” dedi.

Maydanoz-Limon Kürü Tehlike Saçıyor!

Maydanoz-Limon Kürü sağlığımıza zararlı mı ? Uzmanlar, maydanoz ve limon kürünün özellikle kalp sağlığı hastaları üzerinde olumsuz etkileri olduğunu bildirdi.

Diş eti çekiliyorsa kemik de eriyordur! Uzmanı açıkladı: Nedeni diş taşı

Diş eti çekilmesinin, diş köklerinin açığa çıkmasına ve dişlerin sallanmasına neden olabileceğini söyleyen Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, diş eti çekilmesinin nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Haftada 1 kez yerseniz kalbiniz bayram eder! Haftada 1 yeter, kolesterolü silip süpürüyor

Balığın, yüksek kaliteli protein, iyot ve çeşitli vitamin ve mineraller dahil olmak üzere birçok önemli besin maddesi bakımından zengin olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Zülal Yalçın, haftada en az bir porsiyon balık yemenin önemine dikkat çekti.

Araba tutması sona erdi: Bilim insanları bundan 1 dakikada kurtulmanın yolunu buldu

Nagoya Üniversitesi araba tutulması olarak bilinen hareket hastalığına karşı çözüm olacak bir yol keşfetti. Bu keşif hareket hastalığı semptomlarını 2 saate kadar önemli ölçüde azaltabiliyor.

Antalya’da Otomobil ile Motosiklet Çarpıştı: Sürücü Hastaneye Kaldırıldı

Antalya’da otomobil ile motosiklet böyle çarpıştı: Sürücü takla atarak yola savruldu Başını otomobilin camına çarptı o anlar güvenlik kamerasına yansıdı ANTALYA – Antalya’nın Manavgat ilçesinde otomobil ile motosikletin çarpışması sonucu meydana …