İç Organları Dışarıda Doğan Bebeğin Sağlığına Kavuştu

Burdur’da yaşayan Serkan Kurnaz’ın eşi Bilge Kaplan Kurnaz’ın hamileliğinin 11. haftasında yapılan kontrollerinde bebeğe omfalosel (bebeğin gelişimi sırasında bağırsak, karaciğer, mesane, mide gibi organlarının karın duvarının dışında gelişmesi) teşhisi konuldu.

Teşhis sonrası bazı doktorlar, bebeğin hayatta kalma şansının düşük olduğunu belirterek, gebeliğin sonlandırılmasını önerdi ancak anne ve baba, bu zorlu sürece rağmen bebeklerini dünyaya getirme kararı aldı.

Aile, İzmir’deki Bazekol Çiğli Hastanesinde görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Halil Gürsoy Pala ile iletişime geçti ve bebeğin anne karnındaki gelişimi Doç. Dr. Pala ve Medical Point Hastanesi Çocuk Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Emre Divarcı tarafından takip edildi.

Doğumdan sonra Deniz Kaan adı verilen bebeğin, Prof. Dr. Divarcı tarafından gerçekleştirilen 2 başarılı ameliyatla iç organları karın boşluğuna yerleştirildi. Aile, yaklaşık 1 aylık olan bebeklerini kucaklarına alıp evlerine dönecekleri günü bekliyor.

Baba Serkan Kurnaz, rutin kontroller sırasında nadir görülen bir rahatsızlık olduğunu öğrendiklerini dile getirdi.

Eşiyle geçirdikleri zor günlerden bahseden Kurnaz, şu anda oğullarının sağlık durumunun her geçen gün iyiye gittiğini söyledi ve “İlk tanıyı koyan doktorumuz ilaçları bırakmamız gerektiğini söyledi. Biz, geç anne baba olan çiftleriz. Evliliğimizden 10 yıl sonra bebeğimiz oldu. Dedik ki ‘Biz bebeğimizden vazgeçmeyeceğiz. İlaçları bırakmayacağız. Mücadele edeceğiz ve bu mücadelenin sonunda evladımıza kavuşacağız.’ diye yola çıktık. Şu an buna çok yakınız. Yoğun bakımdaki tedavi süreci devam ediyor ama çok yol katettik. Bunun için çok mutluyuz. Benzer durumları yaşayan ailelere umut olmak istiyoruz.” dedi.

“Bu mucizenin hikayesi”

Anne Bilge Kaplan Kurnaz ise hamilelik döneminde yaşadıkları zorlu süreci gözyaşları içerisinde anlattı.

Doktorların 11. haftada “bebeğinizi aldırın” önerisiyle dünyasının yıkıldığını belirten Kurnaz, şunları söyledi: “Yol uzun ama sabır gerektiren bir süreç. Sevgiyle, sabırla, emin ellerde umuda yaklaşıyoruz. Yani çocuğumuza yaklaşıyoruz. Mutluyuz, iyi ki vazgeçmedik. Kuvözde onu gördüğümde bambaşka duygular yaşıyorum. Şu an tek istediğim ona sarılmak, dokunabilmek. 31 gün oldu ama bir gün bile dokunamadık. Bir günlük tutuyoruz onun için. Bu süreci adım adım öğrenecek çünkü bu onun hikayesi. Bu mucizenin hikayesi. Bu güçlü bebeğin umutlu yolculuğu bence. Bebekler çok güçlü. Onlardan asla vazgeçmeyin. Siz dik durduğunuz sürece aşılmayacak bir yol yok. Yeter ki araştırın.”

Doç. Dr. Halil Gürsoy Pala, omfaloselin anne karnında erken haftalarda ultrason muayenesi ile tespit edilebileceğini ve bebeğin herhangi bir genetik hastalık ve ek anormallik tespit edilmediği takdirde doğum sonrası etkin tedavi ile sağlığına kavuşabileceğini söyledi. Bebeğin anne karnında bu problemi tespit ettikten sonra ayrıntılı testleri yaptıklarını belirten Pala, “Daha sonra dikkatli bir şekilde gebelik takibini yapıp, doğumda omfalosel kesesine hiçbir zarar vermeden ameliyatın yapılacağı merkeze bebeğimizi sevk ettik.” dedi.

Ameliyatı yapan Prof. Dr. Emre Divarcı, bebek doğduğunda karın ön duvarında 10 santimetrelik bir açıklığın bulunduğunu ifade etti. Bebeğin 2 bin 100 gram doğduğunu söyleyen Divarcı, “Doğum sonrası hastanemize geldi. ‘Evreli onarım’ dediğimiz iki ameliyat geçirdi. Karın duvarındaki defekt (doğumsal kusur) büyüktü bunu kapatmak için önce bir yama koyduk. Yamayı daralttıktan sonra ikinci ameliyatını yapacağız. Şu anda karnı tamamen kapandı. Beslemeye başladık. Birkaç güne kadar da taburcu etmeyi planlıyoruz.” şeklinde konuştu.