Mevsim geçişlerinde göz sağlığınızı tehdit eden tehlike!

Göz Alerjisi ve Belirtileri – Uzman Dr. Mustafa Nil Açıklıyor

Göz sağlığı konusunda uzman olan Dr. Mustafa Nil, göz alerjisi ile ilgili önemli bilgiler verdi.

Dr. Nil’e göre, göz alerjisi; gözü kaplayan konjonktiva zarının çeşitli çevresel maddelere karşı aşırı duyarlılık göstermesi sonucunda ortaya çıkan bir durumdur. Bağışıklık sistemi, genellikle zararsız olan polen, toz, hayvan tüyleri gibi maddeleri tehdit olarak algılar ve tepki verir. Alerjik konjonktivit olarak da bilinen bu rahatsızlık, en sık karşılaşılan göz hastalıklarından biridir.

Ev Tozu Akarları ve Diğer Tetikleyiciler

Göz alerjisinin nedenlerine değinen Dr. Nil, alerjinin bağışıklık sistemine aşırı tepki vermesi sonucunda ortaya çıktığını belirtti. Bu tepkiler sırasında gözde kaşıntı, kızarıklık ve sulanma gibi belirtiler ortaya çıkar. En yaygın tetikleyiciler arasında polen, ev tozu akarları, hayvan tüyleri, küf mantarları, parfümler, makyaj ürünleri ve duman gibi kimyasal irritanlar yer almaktadır.

Göz Alerjisi Belirtileri ve Tanı Yöntemleri

Göz alerjisinin belirtileri arasında yoğun kaşıntı, sulanma, kızarıklık ve yanma hissi bulunmaktadır. Diğer belirtiler arasında ışığa karşı hassasiyet, göz kapağında şişlik ve ipliksi akıntı sayılabilir. Tanı genellikle göz muayenesi ile konulur. Göz hekimi, hastanın şikayetlerini dinledikten sonra özel bir mikroskop ile gözdeki alerjik değişiklikleri inceler. Alerji testleri gerektiğinde yapılarak hangi maddelere karşı alerji geliştiği belirlenebilir.

Göz Alerjisi Tedavisi ve Önlemler

Göz alerjisinin önlenemeyeceğini ancak etkilerinin azaltılabileceğini belirten Dr. Nil, polen mevsiminde dışarı çıkışları sınırlamayı, gözleri ovuşturmamayı, evde temizlik yapmayı, güneş gözlüğü kullanmayı ve hava temizleyici cihazlarından faydalanmayı önermektedir.

Evde Uygulanabilecek Tedavi Yöntemleri

Göz alerjisi için evde uygulanabilecek tedavi yöntemleri arasında soğuk kompres uygulamak, suni gözyaşı damlaları kullanmak, antihistaminik içeren göz damlaları kullanmak, ortam havasını temiz tutmak ve alerjenlerle teması azaltmak yer almaktadır.

Dr. Nil’e göre, göz alerjisi genellikle diğer alerjik hastalıklarla birlikte ortaya çıkabilir. Bu nedenle belirtilerle başvurulması durumunda bütüncül bir değerlendirme yapılması önemlidir.

Göz Alerjisi Tedavi Seçenekleri

Göz alerjisi tedavisi seçenekleri arasında alerjenden korunma, ilaç tedavisi ve immünoterapi yer almaktadır. Tedavinin erken başlaması ve doğru tedavi yönteminin seçilmesi, hastaların yaşam kalitesini artırmaktadır.

Related Posts

Kullandığı termos sonunu getirdi

Uzun yıllar boyunca kullandığı termos sonunu getirdi. Tayvan’da yaşayan bir adamın akciğer enfeksiyonu, vücuduna sızan ağır metaller nedeniyle hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Yapılan araştırmada adamın kullandığı termostan kaynaklı öldüğü açıklandı.

İç organları dışarıda doğan Kaan bebek sağlığına kavuştu

İzmir’de karın duvarı kapanmadığı için 34 haftalıkken bağırsağı ve karaciğeri vücudunun dışında dünyaya gelen Deniz Kaan bebek, ailesinin kararlığı ve doktorların mücadelesi sayesinde sağlığına kavuştu.

Kemik sağlığında sessiz üçlü: Kalsiyum, D Vitamini, K2

Süt içmek yetmez. Kalsiyum, D vitamini ve K2 vitamini birlikte çalışmadan kemikler güçlenemez. Eksik ya da fazla dozlar ters etki yaratabilir. Yalnızca kalsiyum alıp D vitamini eksik bırakılırsa, kemik yerine damarlara kireç oturur. K2 vitamini olmadan bu kireçlenme hızlanabilir.

Dr. Necmi Onur Taştan Yaşamını Yitirdi

İstanbul’da görevli Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Necmi Onur Taştan yaşamını yitirdi. 

Genç yaşlarda omurgasına özen gösteren kadınların 50 yaş sonrası rahat geçiyor

Omurga, vücudu birbiriyle devamlı iletişim halindeki kaslar sayesinde ayakta tutan bir sistemdir. Ana yapısını kemik-iskelet, bunlara hareket kabiliyeti veren eklemler ve güç üreten kaslar oluşturur. Uzm. Dr. Ayşe Yener Güçlü, kadınlarda görülen omurga rahatsızlıkları hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.

Otozomal resesif ataksi hastalığı görülmüyor, anlaşılmıyor: Farkındalık artırılmalı

Otozomal resesif ataksiler, yaşamı hem fiziksel hem de sosyal yönden zorlaştırıyor. Uzmanlar, hastalık hakkında toplumsal farkındalığın azlığı ve erişilebilirlik sorunlarının genç hastaları sosyal izolasyona sürüklediğine dikkat çekiyor. Bilgilendirme, destek ve erişim politikalarının güçlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.